Kadeşlerim,
biraz olsun anladık mı
İlyada Destanı’nı
Homer’in?

Truva Kapısına konulan
Savaş Tanrısı Apollon’a sunulan
bir hediye vardı ya orada hani?
Halkın din uğruna içeri aldığı yani;
İşte o, öldürücü salgın hastalıktan
herkesi koruyacak olan
Apollon`a sunulacak bu Adak,
içi öldürücü düşmanla dolu,
dikkat!

O zaman
adı Kolera olan
bu ölümcül salgından
korumasi için Truva’yı
armağan etmiş Apollon’a,
düşman orduları
bakın hele şu yalana!

O günden
Bugüne gelen
bela;
Şimdi
Kolera değil Korana!
Ne değişti ki?

Bizde din-iman yoluna
baş tacı yaptık
birini!
Onu ümmet sandık,
kurtarıcılığına inandık
Truva Halkı gibi
ve yaratan uğruna,
açtık kapıları
hileli olan bir Tahta At’ı
aldık içeri.

Sezemedik onun fesat ve gizli emellerini,
göremedik yandaşların kirli ellerini,
farkedemedik içindeki rantçı-talancı erlerini...
Düşünmeden rahat,
sokuldu içeri bu Tahta At.
Duva ede-ede, din ve imanla içinden çıktı yandaşlar
güle-oynaya dışarıdakilere kapıyı açtılar,
hileyle-yalanla içeri aldılar yabancı istilacıları,
yağma ettiler-talanla soydular-paylaştılar
Truva’yı.

İyiyi-güzeli-temizi öldürdüler,
uçkur çözdüler,
kadın ve çocukları istismar ettiler,
yok yoluna
pislendi-yıkıldı-gitti Truva.

Hâlâ varmıyor ama dilim,
buna “Kasandra Olgusu” diyor bilim;
“Görülen ve bilinen bir felaket,
kadın sözü olduğundan dinlenmeyen,
anlamak istenmeyen
kehanet.” (*)

Truva Kıralı Priam inanmadığı için kendi öz kızına,
yani Kasandra’ya;
kanmış Apollon’a sunulan bu hileli adağa
ve Tahta At’ı içeri almış,
Neden ve niyeyse
cezalandırmış böylece
tüm Truva’yı niçin?
Ben vereyim cevabı beyim sizin için;
Kasandra Apollon ile yatmaya “Hayır!” demiş,
ama bu zavallı Tanrı ilkin sevmiş
ve ona “Bilici olma” yeteneğini vermiş.
Sonra sevgisi onun tarafından red edelince,
itibar ve kibirinden
“Biliciliği”i almamış elinden,
Onu iki kere
cezalandırmış böylece;
Kehaneti duyulacak ve dedikleri gerçek olacakmış
ama onun söyüne kimse inanmayacakmış.

„Kehanetine inanmadılar
Kasandra‘nın,
ve içeri aldılar
Tahta Atı Truvalı’lar,
inanın!“
Der
Binlerce yıl önce Homer.

Kadeşlerim;
Şimdi azcık olsun anladık mı
İlyada destanı‘nı
Homer’in?

Dönüldü-dolaşıldı,
Yine gelindi hileli bir Tahta At’a
ve onun yeni oyununa;
Yer aynı yer,
at ise yine hilelei,
sadece aktörler değişti,
birader!

Şimdi sorarım size;
“Din, İman, yaratan...” diye,
2020 yılında
yeniden
bir kere daha
neden
yazık olsun Truva’ya
yine?

Gelin el-ele verelim;
“Biz tek vucuduz-bütünüz!” diyelim,
inanmayalım bu Sahte At’a,
Yalan söyleyen gözlerimize baka-baka!

(*) Tarih, felsefe ve poltika dilinde kullanılan “Kasandra olgusu” terimi; Gerçek olduğu hissedilen, gelecekte kesinleşeceği bilinen bir tehlikeyi, KADIN SÖZÜ olduğundan görmemezlikten gelip kulak-ardı- etmek anlamına gelir.(50 Klasik Söylence - Gerold Dommermuth Cudrıch - Gerstenberg Yayınevi -İSNB; 978-3-8067-2512-4 - Sayfa 152)
Bu konu ikinci Romanım TROİA’da “Bilici Kadın Pythia” hikayesinde etraflı bir şekillde anlatılacaktır.