GÖNÜL ŞEHRİİçimde bir sevda büyütürüm ben, Kıskanırım, hem güneşten, gölgeden, Çoktan olduk, onunla biz, bir beden; Bir olunca bölemezler edalım, Kara kışta çiçek açar her dalım... Birlik sularını ezelden içtik, Bu sevda uğruna nelerden geçtik, Ardına takılıp kaç diyar göçtük; Sonunda göçümüz, oldu gücümüz, Dindi hasretimiz, bitti acımız. Gül artık, ey gülüm, gül zamanıdır, Dağlar kovan kovan, bal zamanıdır, Yürekte sevginin bol zamanıdır; Yıldız gibi gel serpelim başlara, Gel girelim, en uğursuz düşlere. Aklansın ne kadar kara yüz varsa, Önce Edirne’den çıkalım Kars’a, Azığın ne diye, kimler sorarsa? Çıkınım da bir sevdayı taşırım, Yorulmadım, ömür boyu koşarım... Sende katıl, düşme bizden uzağa, Gelme oyunlara, düşme tuzağa, Bindirirler sonra, aynı kızağa; Sonunda oluruz bak lime lime, Savururlar bir bilinmez iklime... Tasayı, kaygıyı bir yana bırak, Hepimize yeter, artar bu toprak, Zamansız, dalından düşse bir yaprak! Bir orman yangını başlar içimde, Bir buzul dağ olur, aklar saçımda. Ne içimde suç var, ne de saçımda, Suç galiba, hem kavakta, hem çamda, Lazım değil, ben beklerim kıyamda; Bağla yüreklere sevgi nehrini, Birlikte kuralım gönül şehrini... Hayrettin YAZICI |
Hepimize yeter,artar bu toprak,
Zamansız, dalından düşse bir yaprak!
Bir orman yangını başlar içimde,
Bir buzul dağ olur, aklar saçımda...
Ne içimde suç var,ne de saçımda,
Suç galiba,hem kavakta,hem çamda,
Lazım değil,ben beklerim kıyamda,
Bağla yüreklere sevgi nehrini,
Birlikte kuralım gönül şehrini...
Kutluyorum güzel dizelerinizi.
Saygı ve selamlarımla.