CEMRELER
Havaya ve suya, bir de toprağa
Bu senede gökten düştü cemreler Ağaçlar bürünür, yeşil yaprağa Nisan’a ne güzel koştu cemreler Bu hoş cemrelerle, göründü bahar Umut dağıtıyor, gün boyu nehar Yerden kalkıyorken, hafif bir buhar Tatlı bir huzurla, coştu cemreler Cemrelerse yılda, gelir bir kere Bahçede marullar, ıspanak, tere Bereket yağarken, buluttan yere Küçük derelerden taştı cemreler Havalar ısındı, buzlar çözüldü Kışın gidilmeyen, yerler gezildi Turna katarları, bile dizildi Doğada nasıl da, hoştu cemreler Sular gözesinde, ne güzel çağlar Bülbül ise gülüm nerde der ağlar Nasılda gülüyor, bahçe ve bağlar En güzel mevsime, baştı cemreler Kelebek ve kular, daldan uçunca Güneş daha fazla, ışık saçınca Badem erik, bir bir çiçek, açınca Var olan ilgiye, şaştı cemreler Lüzumsuz çiftçinin, iş hünerinde Mevlâ’m nizam koymuş yerli yerinde Papatya, gelincik, yol kenarında Tatlı bir huzura, eşti cemreler Sadık DAĞDEVİREN-Aşık LÜZUMSUZ NEHAR: (C.: Enhür) Fecrin doğuşundan güneşin batışına kadar olan aydınlık. * Toy kuşunun yavrusu. * Altın. |