METRUK KENTİMİN SEVGİLİSİ-2-Resimine bakarken bile şiirler geçiyor du gözünden, görüyordum, Hasret girmiş ya aramıza! Bu yüzdendir kalemimin ve yüregimin sılada boynu bükük kalışı. Gitmek en çok kime yakışır diye sorarken, Sen kayboluyorsun;afişlerinde terk edilmiş şairlerin resimleri asılı olan kentte. Elindeki yaralı yüreğimi ıssız kentin son durağında indirip, Metruk kentimin Sevgilisi oluyorsun sadece giderken. Senden ve öbür yarısından ayrıldıkdan sonra kanaması bitmez yüreğimin, diğer yarısınıda şehrin girişine asıyorsun, Kime ibret olacaksa;senden benden başka. Kanıyordu ya yoklugunda için için,tütün basıyordum ya herdefasında üzerine, bu yüregin, Artık o tütünlerin nikotini, dumanıyla beraber, kangren bir hastanın yarası gibi hızla yayılıyor bedenime. Ve yaşam alanım daralıyor milyonların yaşadığı bu kentte. Artık sözün ve kelimelerin bittigi yerde sen başlıyorsun, Yalnız bırakmıyorsun beni sessiz gecelerde. Herşeyin bir bitiş noktası var diyorsun; İşte bende ki sen öyle değilsin güzelim. Her bitişinde yeniden alevleniyorsun. Bu yüzden herşeyin bittiği yerde sen, İçimdeki senin bittiğini düşündüğüm an ecelle nişanım başlar. Ve çok sürmez bu tören;Kefeni sen Tabutu ben olurum. Zılgıtların ağıtlara yerini bıraktığı, Alkışlar için çarpan ellerin,sineye vurulan ellere yerini bıraktığı, Sevinç gözyaşlarının, yas gözyaşlarına yerini bıraktıgı, Bir düğün yaparım kendime,sende davetlisi olursun unutma! Ve seninle gidemediğimiz evimizin yerine, Etrafında yüreğimdeki gibi yasemen çiçekleri ekili bir mezar inşa ederim, Issız kentimin en ücra köşesine. Ve şehrin bana gelen tüm tabelalarında da , Metruk Kentimin Sevgilisi yazar,devrik cümlelerimle, Belki birgün gelirsin diye,Belki birgün.....!!! REŞİT ESİN |
İşte O Gün
Günlerden bir gün, mehtap semayı aydınlatmazsa.
Sakın şaşırma, sabah uyandığında güneş doğmzsa.
Karakışlar gelirde, eskisi gibi yağmurlar yağmazsa.
İşte o gün, seni gönlümden söküp attığım gündür!
Mevsimlerden bahar gelirde, kırlarda çicekler açmazsa.
Seni sabahlara kadar düşünmeyip, uykularım kaçmazsa.
Görgüğüm her anılarda, gözlerimden yaşlar akmazsa.
İşte o gün, seni gönlümden söküp attığım gündür!
Düşündürücüdür, zirveler varken yamaçlara karlar yağarsa.
İnan kahrolduğum andır, biri sana benim gözümle bakarsa.
Olur ya, yüce rabim seni sevip sevmediğimi, bana sorarsa.
Hiç tereddüt etmez, şimdi canımı al derdim, yalanım varsa!
Ne vakit rüzgarlar dururda tüm nehirler tersine akarsa.
Günün birinde güneş süpriz yaparda, batıdan doğarsa.
Çaresiz kalacağım tek şeydi, ya aniden kıyamet koparsa?
İşte o gün, seni gönlümden söküp attığım gündür!