Sendin
Emekleye emekleye ilk yöneldiğimdin.
Önüme boydan boya halı gibi serilendin. Elimde değil ama gözde büyütülendin. Suyun rengini sema bilip aldandığım sendin. Yürüten: "ol" dediğinde adım adım bastığım, Yürüdükçe kıyısında koşmayı öğrendiğim, Bilerek değil ama her bir tanesini ezdiğim, Suyun saflığını zemzem bilip içtiğim sendin. Tuzu kursağımdan yudum yudum yakıp da geçen, Ah içtikçe sussuzluğumu susuzluklar katan, Akan değil ama damarda kan diye dolaşan, Suyun sığlığını öz bilip açılmadığım sendin. Yürüten yüzdürürmüş, kulaç kulaç yüzdüğüm, Yüzdükçe yorulup ümitlerimi bir bir attığım Bittikten sonra kurtarıcı diye gemine sığındığım, Suyun enginliğinde kudretine gördüğüm sendin. Dalga dalga riyalar vurur baş bodoslamadan. Vurdukça çeker içine, masum duygular figan. Güvertesinde başa döndüren manzaralar yaman. Suyun aksine bakıp içime döktüğüm sendin. Mesut TÜTÜNCÜLER Denizli 22.01.2020 |