Ha eski ha yeni..
Aralığın son bulacağı gecede
Joe dassin Vee..o şarkısındaki ihtisas..... Etsitu n’exisatais pas Dis-moi pourquoi j’existerais .. Vee.. o muhteşem gecenin ışıkları altında yol aldık Akan zamanın yeni nefesine uyandı işte şafak... Çiçeği burnunda süzülen taze ay gün alırken ayın ikisine üçüne Üç ocak altı ocak dokuz ocak Bakalım dokuz mu doğuracak .. Aynı hanenin ayrı odalarından çıkıp ayrılığa giden yolun son çıkışından kaçan iki ruh zedenin kırılan kalplerinin titreşimleri artçılarla yeni yıla sarkmış Yeni yıl geldi ruhlarındaki Söküklere overlok çekmedi... Köşedeki kömür gözlü roman başımızdan Gül yaprakları dökmedi... Parmakları ellerinin ayasına kıvrılmış Üşüyen çocuklar dilenirken caddede Yeni yıl derde dermanla gelmedi fabrika ayarlarınada döndürmedi.. Ha eski yıl gitmiş.. Ha yeni yıl gelmiş Aklına fikrine format atıp yol almadıkça Yenisi gelmiş ne farkeder ki... Ki dünya döndükçe gelen gidenin aynısıdır aslında.. |