SİYAHIN YASLI KEFENİ...Şiirin hikayesini görmek için tıklayın Dünya aşktan büyükmüş, mirim ve ben bunu dün bir şairden öğrendim üstelik görmediğim, duymadığım ve de hiç konuşmadığım bir şairden öğrendim. Tek lüksüm aşktı oysa ömür boyu ve de hiç kurcalamadığım kadar: Maviyi tenime çizdim İçimdeki mevsimi de şiire serptim: Ne yaz’dım ne kış Ama yazdım biteviye ölümüne yazdım. Sancılı yürekte kopan kıyamet: Hepi topu bir suret bir de redif Elemin de güzergâhı, yalnızlığım Göğün konşimentosu Dünden ısmarladığım bir şarkıydı Arka ceplerine şiirin özlem ektim Ve diktim süt şişesini başıma Uykum gelmeden de yazmalıyım bu şiiri. Nöbete çıktığım: Her vardiyamı aşkla ördüğüm Milas kulaklarında şairin: Hani dokunmadığım bir şiir ve Solumadığım Ama solması an meselesiymiş aşkın ve yalnızlığın; Lakin küredim ben mütemadiyen: Yazıp da şiirlerimi bekledim Sevsin diye beni ölü şehir ve yaslı mevsim Bir de bir sürü insan Hani okur da; Okşar başını gök kubbenin Ne de olsa göğün kulpuyum Bir de aşkın hırkası bir yetim vecize: Ölüp ölüp dirildiğim her şiirin de mucidi iken Gün ve döktüğüm gözyaşı. Yaltaklandığım ne yok ki? Edebimle yaşamanın mihrabı Sevginin balyalarca kâğıda da hükmettiği Bir de kırptığım yaldızlı yıldızlar Ve hükümranı yalnızlığın Allah katında neye denk düştüğüm, Elbet sorulacak benden vakti geldiğinde Oysaki ben bir akit imzalamıştım Sevmeden ve yazmadan önce: Elbette ilham perimle tokuşan kafalarımız Ne zamanki elimden düşse kalem Yazmalıyım ben yazmalıyım Artık da düşmeden hiç kimsenin gözünden… Durduk yere yazmıyorum, azizim: Dikiş tutturamadığım hayat denen martavalda: Bir kaza kurşuna yetmedi bil ki Ölen düşlerimi gömüp de üstünü Yaşımla suladığım bir mevtadan çok öte Ben yaşamayı dahi beceremediğim Hatta sevip de kozamdan Saygınlığıma laf gelmesin diye Yalın seyrinde hayatın Kaos odaklı bir minvalde Katatonik bir düşle sözlendiğim… Rahminde şiirin acaba hangi okuyucunun Yüreğine gireceğimin de beklentisi Üstelik sevip seveceğimden çok öte Her yetim dizede babamı hatırladığım Diz dize yıllarımızda mutlulukla pekişen Sevdalı mizansen Kimseden de talep etmediğim bir yörünge Konuşlu olduğum her renkte Hep denk düşmüşken siyahın yaslı kefenine Devinen yüreğimle serptiğim Yumuşak eksen Elbette evrildiğim hece hece Elimdeki büyüteçle tüm insanlığı kutsallaştırdığım. Bir şiir olmayabilirim Bir şahin de Lakin ahdettim ki yüreğime; Sevmeyi becerdiğim kendimce Daha çok uzlaşıp içimdeki iklimle Saydam bir tabaka mademki içimdeki rahle Gönül rahatlığıyla ölebilirim bu gece Ta ki tozu dumana katıp da duygularım Yeni acılarla sözleneceğim yarın öncesi Son bir şans verin şu sefile Yalnızlığın ibaresi çiçek açarken şiirle. |