9
Yorum
12
Beğeni
5,0
Puan
526
Okunma

Gelip geçiyor mevsimler, bilmem farkında mısınız?
İzi kalıyor duvarda asılı bir resmin,takvimin
Ne kaldı geçmişin güzellikleri, ne geleceğe var ümit
Esti hoyrat bir rüzgâr, dağıldık şimdi, bak hey hat.
Veren esirgemedi de bize nasibi
Bilemedi ki alan öne koyulan onca güzellikleri
Ne feyzi kaldı hayatın şimdi, ne yaşanır yalnız böyle
Paylaşmak güzeldi de bunları, dost kaldı mı onu söyle.
Sakladık dilde dostun gafını, bu bize yakışırdı
Vermedik asla isim, derdini dert bildik onlar yakınımızdı
Gölgemizi esirgerdik zeminden, onları tutardık el üstü
Anlayamadığım sebeplerden, insanlar niçin birbirine küstü?
Kendini el üstü görenle bağdaşmadık asla, sevmedik kibiri
Anlaşılan birileri unuttu bu hasletleri, esti sam yeli gibi
Elbet diner yağan da, esen de, etrafında kaldı mı birileri onu söyle
Seni sen olarak sevenlere ettinse zulüm, kavuşmaz ki iki yakan
Beri gel beri de haber ver yüreğindeki közden,yangından.
Yapraklar gibi dökülüyor dostluklar bu nasıl iş
Desene kışın da üstüne yağar kar, bir de soğuk bir esiş
Bahara mı kaldı tebessüm, çiçeğin açılacağı aylara
Dostluk her dem bahar olmazsa; ne yenir aş, ne yapılır iş...
Değeri biçmek ne zor insana, çok büyük bir sınav bu
Değene vermezsen yakınlık, bu olur ona zulüm,
Ya değmeze verirsen yürekten insanlığı, olur sana zalim
Yalnız da gidilmez bu yol, menzile erilmez sağ, salim.
Kendini bilenlerle gidilen yoldan isterim ben de
Bıraktım geçmişi artık, yönüm bugünde, gelecekte
Farkedenler varsa kusurunu, ileriye emin bir yol hep vardı
Hazan da olsa mevsim, dostluk içinse hep bahardı.
Oğuzhan KÜLTE
5.0
100% (9)