BeŞ KuRuŞBelgin anneye bütün çocuk yüreğimle... simgesiydi gözyaşımın, korkumun ve yetimliğimin binlerce uslanmaz uğultu kıvamında... O, ölümce doğan O, kalbini ormanlara gömen kırlangıç ve nasıl bekçisi ise ölüm yer kürenin çocuk bakışlarımda öyleydi işte _bakışında tomurcuklar, nergisler yüreğinde ılık titreyişler ve talan edilmiş umut parçaları... can...öylesine ürperişlerle alıyordu kendi canına kimi zaman ürkek kimi zaman sulusepken özleyişler sağnağıyla... annemi düşünürken(-ki o çoktan çekip gitti..) ezerdim geceyi onun yaralı burnuyla ve bir sabah ki acıyan yaralarımın altında göz kapaklarımı açarken dünyaya minik bir pastanın üstündeki mumla aydınlık O yüreğe sarıldım çoğalan bir yaşımla... bir zaman ki şimdi bekleyiş kederiyle yolunu gözlüyorum erken salınmış kırlangıçları ciğerime dokunup dokunup öpsün diye çocukluk çığlıklarım beni çaresiz bir sessizliğin ortasına almasın diye... yıllarca sürmesine aldırmadan bekleyişe kahramanca biriktiriyorum yine de dalları kesilmiş ağaçlar gibi beş kuruşları... Veysel Toprak |
bekleyiş kederiyle
yolunu gözlüyorum erken salınmış kırlangıçları
ciğerime dokunup dokunup öpsün diye
Müthiş bir duygu fırtınasında savrulduk...
Çok etkileyici ve derindi...
tebrikler...
sevgiyle...