Aşkımızın Sanatları
Bir şiir gibiydik seninle.
En güzel sanatlarıyla yürekten akan, artık yürekleri yakan... Eskiden bakmaya, şimdi resimlerini öpmeye doyamadığım yüzünün teşbihindeki "ay"la. Adını kalbime yazmama rağmen dilimden düşürmediğim tekrirle, şiir gibiydik sevgilim... Tencereyle kapağın arasındaki tenasüple... Söz konusu sen olunca tomarla mübalağa. Ve bende hep bir çaba; Gitme diye, öldürsen bile onu da güzel bir sebebe bağlama... Sen bunları hep gördün, görmemezlikten, bildin, bilmemezlikten geldin ama... Biz senle en gerekli sanatlarıyla, bütün mecazlarıyla, mürselleriyle şiir gibiydik... "Senin sesini seviyorum, senin gözlerini seviyorum, burnunu, dudaklarını, ellerini, ben senin kalbini seviyorum"daki "Seni seviyorum"la şiir gibiydik... Lakin her şeyi bitiren de bir sanat, kocaman bir tezatmış. Ben asla bitmeyecek bir serbest şiirken senin aklını, her şeyin sonunu baştan belirleyen bir hece şiiri almış... En güzel yerlerde sık sık verdiğin duraklamalar demek bundanmış... Artık sen tek başına da şiir gibisin sevgilim... Benim yazdığım, başkasının okuduğu, şiir gibisin... |