İnleyen Sancı
Denize kıyısı olmayan bir şehirim
Cereyanı kesilmiş, Toz, toprak, çamur içinde Ne sokağından mavi, kırmızı renkli bir otobüs geçmiş Ne ağacında tek dilek tutulmuş Herkesçe unutulmuş!... Ve bir şiir, kör ustura ağzında Yarım yamalak, Yaralı... Öyle uzak kendine, Öyle kendine yabancı Öyle inim inim inleyen sancı... Beni iyi bilirsin aslında Beni herkesten çok, Beni en çok sen tanırsın, Annemden sonra!... Hiç olmazsa, acılarımız aynı mahallede büyüdü, Aynı yanık türküde bağdaş kurduk, Aynı hüzzam şarkılarda kaybolduk Aynı açlığı çektik sevgiye, yıllarca Ve aynı yoksulluğu... Hiç olmazsa, gözyaşım gözyaşınla akrandır... Korkuyorum! Bir puşt gelir sevincime taş atar, Yüzünden yüzüme ödünç aldığım gülüşü kundaklar Canımı kırar diye korkuyorum Ki canım sensin!... Bıktım yaprak kımıldamasından bile ürkmekten Düşümü dişlerimle kesip, kan tükürmekten, Umut ekip çölüme, yine hüzün biçmekten Yalancı yelden, Bulanık selden bıktım! Sevgilim!! Sevgilim yaram yaranla tanıştır Al beni, mutlulukla tanıştır... Uzun bir öyküden geliyorum Yorgunum, Korkmaktan yoruldum, Yorulmaktan yoruldum! Anlatamıyorum, Sen iyisi mi beni kısa bir şiirde anla İçimi açar, Dökerim zamanla!... 04.08.2019 S.U. Serkan Uçar |
Denize kıyısı olmayan bir şehirim
Cereyanı kesilmiş,
Toz, toprak, çamur içinde
Ne içinden mavi, kırmızı tek otobüs geçmiş
Ne ağacında bir dilek tutulmuş
Herkesçe unutulmuş!...
Ve bir şiir, kör ustura ağzında
Yarım yamalak,
Yaralı...
Öyle uzak kendine,
Öyle kendine yabancı
Öyle inim inim inleyen sancı
Bu güzel şiiri yazan şair arkadaşımı KUTLUYORUM.