1
Yorum
3
Beğeni
0,0
Puan
643
Okunma
Dinleyin ağalar çeşm-i zârımı
Cümle dert bağına şehriyâr oldum
Nasıl anlatayım canda hârımı
Gençliğe darıldım ihtiyar oldum
Pir elinden bâde içtim erenler
Diyârdan diyâra göçtüm erenler
Kanatsız havada uçtum erenler
Kuş konmaz dağlara şehsuvar oldum
Gâhî deli deyu taşa tuttular
Gâhî âşîk deyu başa tuttular
Buyur otur diye köşe tuttular
Sazımla sözümle bergüzâr oldum
Dost diye kurt kuşu seçtim erenler
Yoruldum hasreti biçtim erenler
Deryayı küreksiz geçtim erenler
Mahi yol gösterdi bahtiyar oldum
Sevilen değişmiş seven değişmiş
Kalemi kelamı öven değişmiş
Nefis sarayını döven değişmiş
Erişti hazânım sonbahar oldum
Keder sofrasına baçtım erenler
Bazen yedi bazen üçtüm erenler
Bilmediler beni hiçtim erenler
Hayy diyen saçıma iftihâr oldum
Dağların ardında göze kurumuş
Muhabbet kervanı erken yürümüş
Meğer ki her derdin piri var imiş
Çektiğim çileden bahtiyâr oldum
Gün oldu başlarda taçtım erenler
Kelamla yıldızlar saçtım erenler
Gâhî kurban idim koçtum erenler
Üç günlük dünyadan intizâr oldum
Yola revân olup sır yaptım derdi
Ne verdiyse cana Yaradan verdi
Sabreden ukbada murada erdi
Ne idim ne oldum bikarar oldum
Şan-ı Makberî’den kaçtım erenler
Yakasız gömleği açtım erenler
Kendimi dağlara saçtım erenler
Ben benim kabrime türbedâr oldum
________Makberî