MÜBAREK (AŞK)
Yaramaz aşkından başka, vesileye hiçbir olay;
Her şey vesiledir aşka, olmasa da kula kolay; Kolay olan olur laçka; aşk en sıkısından olay, Kolay olmamasından başka, tadı bambaşka bir olay!... Öyle olmasından dolayı, değerli olmuş mübarek. Kim ki, seve Hakk’tan gayri; onda görmüş ola Hakk’ı; Gayride takılsa gayri, fark etmez bile o Hakk’ı; Oysa, aynaydı apayrı… yansıtmaktı işi, Hakk’ı; Eh, hâlvet değildir gayri; hep hasrettir onun hakkı; Bilmediğinden farkı, musîbet olmuş mübarek. Halbuki Hakk, onu ayna kılmıştı ona, sev diye; Aksettirmişti boyuna ona, aşkından hediye; Oysa gelir o, oyuna; sever boyuna, yâr bu diye… Oysa yâr Hakk’en kuluna, şaşırır aşk bu mu? diye; Çevrilir nankör kediye; vesile olmuş mübarek. Halbuki Hakk’a vesîle, aşk ola aşkından a’lâ; İnlerken âh..! sesiyle, şevk ola şevklerden a’lâ; Bağırsa tüm nefesiyle, meşk ola meşklerden a’lâ; Hakk’a erme hevesiyle, sevk ola sevklerden a’lâ, Zevk ola zevklerden a’lâ; zevkini vermiş mübarek. Aşktan ölme şehâdeti, aşkı nihân ile mümkin; Aşkı şayân sehâveti kılmaz hiçbir âşık mü’min; Aşığın şudur ki âdeti, yana yana eder telvîn; Telvîni pişirir gayreti; apak olur, bulur temkîn; Temkinsiz vuslat, nâ mümkin; imkânı vermiş mübarek. ALİ, kazır da gönlüne aşkını Hakk’ın Nûrundan, Hâl-i hazırda ölüme hazır mı aşkın nârından? Deyip, girer ölü rolüne, tâ yeteri kadarından, Tâ hakiki ölümüne kadar öyle kaldığından… Sevdâ olur yandığından; sıcak gelmiş mübarek. |
Duyguların anlatımı ve kurgusuyla iyi…
.................................................... Saygı ve selamlar..