Kadının unutulan yüzü
Bir can taşıyor
Yükü ağır, hemde çok ağır Vakit gelip çatmış Dişleri birbirine kenetli Sessiz, sedasız Çığlığını gömmüş içine Sonra ince bir ses Bir can gelir dünyaya Gülüşü ömre bedel /... Dur durak bilmez kadın Vakit toprağı doğurtma vaktidir Elinde çapası Sırtında yavrusu... Vurdukça toprak ananın karnına Can bulur, yeşerir tohumlar Alın teri ile sular Sırtında yavrusu ile kadın... /... Boş durmaz kadın... Odunları bağ yapar, taşır hanesine Elleri ile hazırladığı Güneşin koynunda demlenen tarhanayı koyar ocağa Sırtında yavrusu ile kadın... /... Kalk kadın erin gelmiş! Yorgundur! Alır leğeni üşenmeden yıkar ayaklarını Tüm saygısı ile kadın... /... Vakit tamam, herkes uyur Kadın bu ya; nasırlı elleri boş dururmu? Kınalı kuzusundan aldığı yünleri eğirir Lambanın titrek alevinde Şefkati ile kadın... /... Kadın! Hayallerin yok mu senin? -Ocağımdaki aş, tarladaki bereket, sırtımdaki yavrumun geleceği... Kadın! Saçların neden beyaz? -Yaşama kattıklarımın izidir.. Kadın! Okur yazarlığın var mı? -Kız çocuğuydum diye babam vermedi okula! Ama Ben kızımı okutacağım, öğretmen olsun, bütün kızları eğitsin. Birgül Yeğin 7 mart 2009 |
Ben kızımı okutacağım, öğretmen olsun, bütün kızları eğitsin.
Evvet; Kadınların yükü başka ağırdır.
Onların Fedakarlıkları Ölçülemez.
Güzeldi. Tebrik Ediyorum. Saygıyla..!