Kırıntı Umutlar !
Kırıntı Umutlar !
Saatler acemaşiranı vuruyor, güneş yine doğum sancıları içinde avaz avaz hazırlıkta ! Aynadaki suretim, kalabalık karanlığın sayesinden yoksun zamanlardan, sızıyor göğüme ! Maskesinde mesken kurmuş, hüzünlerin kahkahasından sıyırıp gömleğini, gamzeme ilişmiş bir damla sevinç’i öpüyor... ve saklıyorum ... sırlarla örülmüş fırtına saçlarıma, toka niyetine takıyorum ! Harflere yabancı cümlelere, konuşmayı öğretiyor kalemim ! Kırıntı vakitlerde belediğim umudum ... Faili meçhul hayata, hükmü verilmiş bir yürek mahkumuydu aşk ! Gönlümün; renklerinin kaybında ömrümün, tuvaline gökkuşağını armağan eden, tövbekar özümde hüküm süren, kırık dökük ruhumun, salaş, huzur kaftanı hediyesi sevdayı, koruma çabası ! Olumsuza rağmen, oluşumunu tamamlayan bir sahneden , topladığım papatyanın gözündeki ter gibiydi sensiz yaşamak ! Gözyaşının rengi yoktu ! Evet yok yok olmasına da, güneşin ; şımarık ışığından, yansıyan renklerin senfonisinde , dalgalanıyor özgürce göğümün gözünün teri ! Umut tırtıklarken çalıntı zamanlarımdan... DDD Derya Dender 16/02:2019....23:03 |