KİRAZ AĞACI (2)Şiirin hikayesini görmek için tıklayın "Halk-TV’de 21.12.2018 tarihinde yayınlanan ’Halk Arenası’ programında yaptıkları açıklamalar nedeniyle Müjdat Gezen ve Metin Akpınar hakkında 22.12. 2018 Tarihinde soruşturma başladı. Ertesi gün Metin Akpınar’ın Kadıköy’deki evine polis ekibi geldi. Polislerin içeriye girmesinin ardından Akpınar tek başına dışarı çıktı; ’Savcı bey çağırdı. İfade vermeye gidiyorum.’ dedi, sivil polis aracına bindi ve Anadolu Adalet Sarayı’na götürüldü." (23.12.2018 tarihli günlük gazetelerden)
Şimdi
dik ve kalın gövdeli, yosunlu kabuğu ile acı, yapraklarından soyulu, yaşlı bahçemdeki Kiraz Ağacı (*) önünde durdum; "Hatırlıyormusun Haldun Taner’i?" diye kendi-kendime soırdum. İstanbul Moda’da mı neydi? Küçük bir bahçe içi 3 katlı şirin bir oteldeydi. Konuklarım Almanya’dan. Yarım-yamalak almanca konuşarak ben gönüllü tercüman, Elisabet yüksek bir Hakimin kızı, birde Edgar nişanlısı. Orta yaşlı Haldun Taner adlı biri gülerek yanımıza geldi, almanca konuştular. Akşama Deve Kuşu Kaberet Tiyatrosu’na konuk oldular. Merdiven yükseltili salonda kırmızı şapkalı püsküllü lambaların altında küçük bir yuvarlak masa etrafında hem oturuyor, hem içiyor hemde oyun seyrediyoruz. Sahnede iki kişi biri kız biri erkek birbirlerine doğru yürüyerek; "Karşılaşıp tanışsınlar mı?" sorusuna cevap arıyoruz; "Hayır karşılaşmasınlar!" diyoruz. Her ikisi birbirlerini görmemezlikten gelerek, bize dönüp gülerek, teğet geçip gidiyor ve oyunda başlamadan böylece bitiyor! Nedenmi anlattım bunları sana sadık yâr? Oyun; Haldun Taner’in yazdığı ’Ha bu diyar!’. Oyuncuları ise Zeki Alasya ve Metin Akpınar. Dün yine Müjdat Gezen ve Metin Akpınar adlı iki sanatkar, kuma gömülü-kapalı, kıçı açık gözlerimize, tarihten sayfalar açarak; "Demokrasiye ulaşamazsak, dedi diye, iç savaş kışkırtıcısı hükmüyle suçlanıyor, polis-ifade-adliye atılıyor içeriye dostlar! "Ha bu diyar, habu diyar, (*) KİRAZ AĞACI Şiirleri ağaçlar için yazılmıştır. İnsanların alınmaya asla hakları yoktur. |