Hey gidi günler heyyy!...
Uzun zaman olmuş, odanın biri kullanılmıyor. Halbuki özene bezene döşenmişti bu oda.
Hey gidi günler heyyy!... Minderin üstünde oturan sıcacık dostlar gelmiyor... Muhabbetin koyusunu özlüyor artık bu oda. Hey gidi günler heyyy!... Bu kireçli oda kokusunda teselli arıyor. Sırılsıklam olmuş rutubetli gözleri ağlıyor. İçi geçmiş lamba gibi oracıkta kararıyor. Dili yok ki anlatsın dinlediği hikayeleri. Hey gidi günler heyyy!... Tarihe gömülü bu sayfalar yanıyor, yanıyor. Yeni icatlara el uzatan parlıyor, parlıyor. Boyanın rengi fırçada birbirine karışıyor. Rutubetin yeşili; benim adım "Murad" diyor. Hey gidi günler heyyy!... Kanatsız, gümüş ve düğmeli odalar uçuruyor. Tek tuşlar dünyayı dolaştırıyor ve gezdiriyor. Lux’un zirvesine çıkan çok, lakin ineni yok. Yaşasın hey gidi hayda günler... 11/10/2018 |
Yüreğine
Emeğine
Sağlık
SELAM VE SAYGILARIMLA.