Ele Avuca Sığmaz Haşarı Çocuklardık
Sokakların mahallelerin parsellendiği zamanlardı
aklımız beş karış havadan bir türlü inmiyordu bir karışa aynı mahallenin ele avuca sığmaz haşarı çocuklarıydık... Anadan babadan korkar yine de zulada gizli gizli sigara tüttürür dumanını bulutlara doğru savurur onunla da avunurduk sigaraların üstünde kanserli ciğerlerin daha olmadığı zamanlarda ciğerli çocuklardık... Zaman zaman komşu mahalleler ile maç yapar zaman zaman dalaşırdık kavga da kavga olsa bizimkiler onların iki bacısına yoldan geçerken ’’Ne kadar güzelsiniz.’’ demiş... Bayramlarda küçücük bebelere elli kuruşa şans talih kader kısmet çektirir topları üç yüze beş yüze kadar düşürmeden sektirirdik... Benim sevdiğim kız bana pas vermez niyeyse gol mü atacağız sanki beni seveni de ben hiç tutmadım işim olmaz seninle Gülşen ne diyelim hayat böyle akıp gidiyor keşke adam olunca talih sen de bana gülsen... AHMET ZEYTİNCİ |
Kalemin susmasın
___________________________Selamlar