BEYBu gün, ben bey oldum, yok haberiniz, Sarssın beni içinizden biriniz, Belki o an, kendimize geliriz; Bey oldum, buz kesti elim, ayağım, Düştü bu gün benim tek dayanağım! Bilmedim ömrümce, bey ne, paşa ne? Kucak açtım yüreğime düşene, Dediler, var dostum kendi işine; Sen göğüsle yalnızlığın ipini, Kırdın, rahatladın sirke küpünü! Bu turşuyu ben kurmadım, devraldım, Şelek yaptım, diyar diyar dolandım, Dört yol ağzı zaman, yollarda kaldım; Çek dediler kimse almaz yükünü, Söktüm sevda ağacını kökünü. Evet derler ’Beyler, ancak bey olur’ Bey olanlar yüklerinden kurtulur, Tepemizde otağları kurulur; İçin beyler, şarabımız bedava, İster küp küp için, ister bir kova. Bilmem, bu beyliğim, kaç gün sürecek, Beyimiz nasıl bir murat görecek, Kaçırmış uçağı, kırat binecek; Zamanın beyini tanımadınız, İşte o bey benim, yanılmadınız. Bey diyene kadar, berbat deseydin, Sessiz ve sedasız, çekip gitseydin, Olmaz ya! Ben yine ümit etseydim; Ben büyüdüm, ümitlerim azaldı, Elimde kupkuru bir beylik kaldı... Hayrettin YAZICI |
Saygı ve selamlarımla.