SÜRMELİ GELİN
O hayalini resmetmişim aklıma
Seni dündük ce döndüm şaşkına Dünyayı değişmem bir bakışına Beni öldürmeli dövmeli gelin Kaşları kemanda gözü sürmeli Kız seni tutup sıkı sıkı sarmalı Boyu fidan gibi belden kırmalı Seni hangi sıfatla övmeli gelin Yürür iken işmar edip bakıyor Uğrun bakışları canlar yakıyor Konuşurken bülbül gibi şakıyor Seni bir tenha yerde sarmalı gelin Mah yüzüne baktım yıldız şakıyor Leblerinden bal damlayıp akıyor Önünde gergefi var halı dokuyor Taştan taşa sekişini görmeli gelin Siyah perçemleri dökülür yüze Saçındaki örgüler inmiş ta dize Kirpikler renk vermiş o ela göze Seni tasvir edip de süzmeli gelin Ökçeli mest giyinmiş ayaklarına Pembe güller takmış yanaklarına Altın küpe yakışmaz mı kulaklarına Salınarak yürüyüşüne bakmalı gelin Ozan İsmail seni böyle görmek istedi Senin gönül güzelliğine sevgi besledi Düşleri hakikate dönünce kalbi titredi Kaşlar kara gözler haktan sürmeli gelin İsmail DETSELİ 11 Ağustos 2011 sabahı |
KUTLARIM ŞAHKARTALI...