Renklerin Dansı
Madem ki yol arkadaşlığı yapar bana acılarım.
Düşürürüm ben de saatleri ayıp kılıklar da Zaman, dipsiz bir kuydur İp ince hikayeleri barındırır heybesin de Ses etmeyin sakın Misofonyayım ben Kanatsız bir kuşum, vurulmuş. uçurtmanın hüznünü taşırım Yağmurlar ıslatmaz beni gözyaşlarım kadar Yüreğim hiç ağlamaz Gözümün ağladığı kadar ağlarım Sızım, bilenmiş bir miskette ki renkler kadar renlikdir. Ve biraz da siyahım ben Geceyi taşır kirpiklerim gölgesin de Önce sever sonra eziyet ederim geceye Karanlık benim babamdır Beni besler ışıksız Doğru ya bitkiler yetişmez gecede Kaktüsüm ben dikenleri acıtmayan. Geceleri Sakız çiğnerim kendimi delirtmek için Dedim ya misofonyayım ben Kendime eziyet eder Sabaha küfrederim Kuşları sevmem karanlıkta Korkutur baykuşun gözleri beni. Sen ise mavisin, boncuk mavisi, Gökyüzü ve deniz mavisi senin devletindir. Kuşlardan süslersin göğü Güneş senin yastığındır Renkler çocukların Seversin kuşları ve kedileri en çok ta çocukları Ah o çocuklar ne diri umutlar taşır gözlerin de Bir gülümserler tanrılar secde eder gülüşlerine Sana şiirler yazılır Bana küfürler edilir Biliyor musun? en çokta şairler talip olur devletine Çünkü Devletin renkli Devletin mavi Devletin kuş Devletin çocuk Benim devletim yok sevgilim Babam kadar renksizdir gülüşlerim. Emrah Aktaş |