An Gelir Tufan Olur
An gelir
En gürültülü kahkahaların derin bir sessizlikte boğulur.. Yaşamaya değer son kırıntıları doldurup heybene gidesin tutar.. Kırıldığın yerden yamalayıp kendini kalayım dersin hergece vakti pişmanlıktan ölesin tutar.. An gelir yüzüne hüzün çökmüş bir minik kız çocuğu gelip yüreğinin tam üzerine oturur.. Keder akar kirpiklerinden o örgülü saçları mis gibi sabun kokar.. Annen gider, baban el bildiklerinden daha fazla el olur.. Sanki daha evvel hiç olmadığı kadar acımasızdır zaman Omuzların çöker.. Dağılır gider gençliğin çocukluğun alnının ortasından vurulur.. An gelir birileri kumral türküler fısıldar kulağına ve değdikçe serin bağrına ömrünün bam teline dokunur Fesleğenler sarar dört bir yanını taze umutlar yeşerir büyüdükçe aşk olur.. Oysa günahını gizleyen tövbe tutmaz bir yosmadır hayat En yaşanılası yerde indirir maskesini küfrünü suratına savurur Gidemeyende,kalamayanda,ölemeyende yine sensindir şimdi An gelir takvim puslu bir yazgının en karanlık mevsiminde durur tüm kavramlardan sıyrılıp kendi kıyametini beklemek gibi birseydir bu Ve Nuh’un gemisi hiç bulamamıştır seni an gelir beklediğin o ıssız limanda koca bir tufan olur.. Yadigar Yeliz Yaman |