sensizliğin kıyıları!
artık ne boylu boyunca kulaç vurulur şiirin sularında
ne ağ, heyamola çekilir ne de hep bir ağızdan kolkola ne torik, ne istavrit gülüm bak şimdi ayrılığın korsan gemileri yüzüyor bakışında kadehlerde bir büyük kobraymış şarabın uzun ıslıkları ben çukurlarını dolduruyorum bitesiye sevmelerin bir deniz yükseliyor sana doğru dişsiz ağzıyla rüzgar dolu dalgıç botlarını kuşanıyorum su geçirmez imgelerle güvertede mangal yakıyorum, ruhsuz hayalinde, şiirden et, dudaklarımdan damlayan rakı olmalısın bu gece dalyanda o! orta yerinden batırıyorum çatalı seni yiyorum seni. |