Buz Dağına Ağıt
bir muammasın gezegenin bizden farklı
herkes mutlu sanırım koştuğun sokaklarda çocuklar parkta oynuyor kitap okumakta yaşlılar aşkı elemiş duvara aşmışsınız anlaşılan işsiz kimse yok olmalı kaldırımlar kendi halinde uyuşturucu denen illet semtinize yabancı üstelik de kıyafetine göre ağırlanmıyor kimse cemiyetinizde ölçü değil ne sakal ne küpe uzaktan uzağa gıpta edişim bu yüzdendir bu yüzdendir ılgıt ılgın akışım sana ben buna sevda diyorum sen ne anlarsan anla arala sıkı sıkıya kapattığın perdeleri sahi sizde de öldürüyor mu sevdiklerini seven bir yastığa baş koyduğunu bıçaklıyor mu kimseler sana gelmek için vizeler nereden alınır oraya gelecek vasıta nereden kiralanır bu delinin dileği bu aşkın en aşık hali bil ki bu uzaktan seven birinin arzuhali gün gelir güneş sana da doğar çözülür buzdan kilidin gülizarında yediverenler boy verir bir bir bahçe duvarından koklamak düşer bana bülbüller uyur ben devriye atarım her seher vakti erkenden uyanırsın açarsın camını odanın gölgesine saklanırım ıhlamur ağacının usulca inerken kendinden geçer merdivenler kırağı saçının kokusuyla sarhoş olur yeniden ben kapında kul olurum yetmezse dilenci gündüz bahçıvan olurum geceleri bekçi varlığım senin bir nazarına meftun seninle duruldu serkeş olan ruhum akşam yorgun adımlarla dönerken evine senden sonra yüz sürerim ayak izlerine hiçbir şey senin kalbine etmese de tesir umudumu sulamak düşer bana iki de bir 06,04.2018 A v r a s y a |
Kalemin susmasın
____________________________Selamlar