SEN DEĞİŞTİN
Sevmekten mi korkuyosun, neyin inadı?
Beklemekten mi sıkıldın, bana mı küstün? Soğuttu mu zaman, heyacan mı kalmadı? Bu gün susuyorsun, özlüyordun dün... Bir bana bağışla bergüzarı sesinden. Kahverengi girdabında tek ben boğulayım. Özlemekten korkmuş nazlı nefesinden, Artık kaçırdığın izine mi sarılayım? Henüz tükenmedim, eğer sorarsan! Sanki...Sadece bu dünyaya biraz fazlayım. Yine gönlün kapısındayım ararsan. Çevirirsen bil ki gönlümün enkazındayım! Görüyorum ki inadını aşamadı dağlar. Güller soldu bağrımda, dikenler yetişti. Sümbüller, nergisler, gittiğin bağlar... Gittiğin gün zaten bahtı değişti! Ayrılık yorganını çektin ya üzerine. Sanma ki kurtuldun, nefesim üşütür! En büyük girdapları saklamışsın yüreğine. Sanma ki kaçışların ayrı düşürür! Ayırılmaz hayaller körpe anılardan... Hayaller yaşandı, sonu bir tatlı gülüştü. Göz gördü seni, gönül seçti aralardan! Bir busenle gönlüm yandı tutuştu... Bir bakışınla, yıkılan sevdanı yenilersin. Yıktın gittin ama yine sende dermanı. Kaçamak bakışlarınla isterse sona ersin. Dudaklarından düşsün ömrün son fermanı! Çırpınan yüreğimin ah bir sesini duysan! Anlardın sensiz kaç ömür yaşandı. Ömrün bitiminde de gerçeği bulduysan. Farzet gözlerinden yeni bir ömür aralandı! Sineme yükle...Yükle taşsın gamın, tasan! Kırılacaksak sen kır, tuzla buz olsun. Ne farkeder dünya yıkılsa, sen ağlasan! İsterse yüreğimden gözlerime kan dolsun! Farzet ki gül benzinde ne anılar yaşadık. Ayrılıklar, mutluluk dünyamızın penceresi. Farzet ki inadına galip gelmeyi başardık. Kazanmak sende eski bir gönül eğlencesi! Burhan SEVİMLİGİL |