şimdi ben gittim...
Şimdi ben gittim
Ve içime düşen yüzün Yarım bir sözdür dudaklarımda Gün batımları, Firari ışımalara hasret Kırık bir taçtır kızıl saçlarına. Ellerimin arasında kalan Adını baştan ‘ayrılık’ koyduğun Son perdesi kaybolmuş bir tragedya Olmaz ya! Hani kalırsa sancısı gidişimin Ve üstüne düşerse acısı bir gün Üzülme! Bil ki; Bu karanlık sevda yolundan Ancak gözlerinin aydınlattığı kadar gittim Şimdi ben gittim Ve içime düşen gülüşün Yüreğime saplanmış demir bir maske Adın, Yalancı tutulmalara aşikâr Yıldızların ortasına oturmuş Bedir’de bir hece Tüm Akdeniz şahittir Göğüs kafesimde sıkışan Bey dağlarındaki ihanettir. Olmaz ya! Hani direnirse vefa kapına Ve yargılarsa kendi yüreğin kendini. Aldırma! Bil ki; Bu kara sevdadan Ancak içinde var olduğum kadar gittim. Gözlerinden geçip, Nisanı cebime koyup da gittim. |