BİR ŞEHİR YANIYOR, EGENİN KIYISINDAYıl bin dokuz yüz yirmi iki Aylardan Eylül Ayın dokuzu’ydu yanılmıyorsam Hazan mevsimi değil, beni ağlatan Kor kor, alev alev, yükselen ateş Ne yürek yangını, ne aşk ateşi Yalılar, villalar, konaklar, hanlar Dükkânlar Mekânlar evler yanıyor Sadece bina değil burada yanan Bu şehrin geçmişi Tarih yanıyor Nasıl ağlamasın bu deli yürek Bir de geçmişini aziz bilerek Bir şehir yanıyor Egenin kıyısında Büyük taarruza geçen o ordu Mustafa Kemal ile Koşarak geliyordu Büyük bir zaferle, İzmir’e giriyordu Yunan, Rum, Ermeni Yine el ele Bunlar insan değil birer yaratık Elleri kan, yüzleri kan, gözü kan İşte bunlar dostlar İzmir’i yakan Bir şehir yanıyor Egenin kıyısında Korkuya kapılan leş kargaları Ateşe veriyor hemen her yanı Günlerce sürüyor İzmir’de yangın Alsancak, Karşıyaka tüm sahil Kara dumanlardan görünmüyordu Ne villa, ne yalı Ne de tersane Tablo kadar güzel o koca şehir Yok olmuş, yıkılmış virane şimdi Gönlere çekildi nazlı bayrağım Ey Hasan Tahsin’im sen rahat uyu “Bin yüz gün” lük çile bitiyor bu gün Attığın ilk kurşun yetiyor bu gün İşte böyle durdu, hayasız akın Birilerinin de dili sürçmesin sakın Ne “İzmir” gavurdur Ne de “İzmirli” Bu şehir de Türk’tür Halkı da Türk’tür “Türk”olduğuna da, Dünya şahittir Bir şehir yanıyor Egenin kıyısın da Sadık DAĞDEVİREN Aşık LÜZUMSUZ NOT : Bu şehir, Yunan, Rum ve Ermeniler tarafından kaçarken yakılmasaydı, İzmir’in Tarihi dokusu eski hali ile kalsa idi şehrin güzelliğine ve seyrine doyum olmazdı. Ne yazık ki O kültürel miras İnsanlık düşmanlarınca yok edilmiştir. Bu şiir o günleri anlatır…. |
Güzel bir şiir...
Kutlarım...