ÖLÜMSÜZ AŞKLAR (16) YAŞA FENERBAHÇEŞiirin hikayesini görmek için tıklayın Zaman zaman öykü-şiir tarzında şiirler de yazıyorum. Amacım nesir ile şiiri bir arada harmanlayıp okuyucuyu bu şiirde olduğu gibi biraz eğlendirmek, onları hayatın stresinden biraz olsun uzaklaştırarak hem güldürmek hem de düşünmelerini sağlamaktır. Türk ve dünya edebiyatında daha önce hiç denenmemiş bir şiir tarzı bu. Sürekli yenilik ve arayış içindeyim.Şiire yeni bir soluk, tarz getirmek istiyorum. Bilinen kalıplarından çıkarıp, öykü- şiirleri kaleme almak istiyorum. İçimden geldiği gibi yazmak, üretmek amacındayım.
Önemli olan okuyucuların okurken neler hissettikleri. Okuyucu en büyük jüridir. En doğru kararı onlar verir. ‘’Savcı mütalaasını açıkladı, tüm deliller aleyhine, şahitler de dinlendi, konuyla ilgili bir diyeceğin var mı?’’ "Var hakimim! Avukat filan istemem, ama kızı isteseydim kesin verirlerdi. İstemedim, başıma kaldı, iki cihan bir araya gelse yine de istemezdim." ‘’Ne diyorsun evladım?Hapislerde çürüyeceksin, yazık değil mi gençliğine? Bassaydın imzayı, alt tarafı bir imza, şimdi ben basacağım senin yerine.’’ ‘’Kara basma iz olur hakimim! Karda yürüseydim kesin izimden bulurlardı, yürümedim, hatta adım dahi atmadım, çünkü üzerime atılan bir iftira var, hatta bende nazar filan da var.’’ ‘’Oğlum, sana yaramamış kodes, kafayı iyice yemişsin, içerde de rahat durmazsın, dışarı salıversem, o da ayrı dert. Vicdani kanaatimi birazdan açıklayacağım.’’ "Açıkla hakimim, vicdanlı bir adamsın sen diyeceğim de, şimdi önüne gelen adam olmuş, iyi hal indirimi filan da istemiyorum, soğan yemedim ki ağzım koksun, kötü niyetim olsaydı, memlekette yetişen ne kadar sarımsak, soğan varsa stok eder, hiç olmazsa zengin olurdum, içerdeyken havadisleri öğrenemedim, çuvalı kaç lira olmuş soğanın? Domates ekimi yapsaydım, köşeydim şimdi. Maddi kaybım bayağı büyük, dolar da fırlamış gitmiş.‘’ ‘’Bırak gevezeliği de anlat şimdi olayı. Nasıl oldu bu iş? ‘’ ‘’Rusya… Rusya hakimim. Memlekette ne kadar kaliteli domates varsa hepsini aldı bizden. Bize de çürükleri kaldı. Tıpkı bu kız gibi çürük bunlar da.’’ ‘’Şişşşşttt, ağır ol bakim, hakaretten yersin cezayı.’’ ‘’Yemişim cezasını zaten. Ben bu kızı rüyamda bile görmedim, iftira attılar şahsıma.’’ ‘’Olay mahallinde seni görmüşler, ne arıyordun orada?’’ ‘’Hakimim, afedersiniz de, arkadaşlara takılmıştım, yedik, içtik, gecenin bir yarısı ayrıldık, eve giderken yol üstünde tuvalet bulamadım, baktım sota bir yer, duvar dibine işeyeyim dedim. Ben tam işerken bir çığlık duydum, koşar adım giderken yarısı da donuma damladı. Fermuarımı çekerken de sıkıştı aceleden. Baktım bu kız yerde yatıyor, üzerinde de çam yarması gibi bir herif var.’’ ‘’Eeee, sonra?‘’ ‘’Sonrası hakimim, herifin elinde de kocaman bir kütük, sonrasını hatırlamıyorum, gözümü açtığımda kız altımda kalmış, toparlandım ama başımda polisler vardı.’’ ‘’Ulan deli oğlan, Allah’tan medeniyet gelişti de, test filan diye bir şey var. Şimdi geldi sonuçlar. Kan örnekleri de sana ait. Kafana acayip vurmuşlar. Diğer sonuçla senin ilgin yok. On kusurlu hareketin dokuzu da yok sende, biri istisna. Duvar dibine işenir mi ulan? İdari para cezası verdim, sonrasında ise direk beraat. Haydi gözün aydın. Bir daha da çıkma karşıma.’’ ‘’Sağ olasın hakimim. Şimdi rahat rahat Fenerbahçe maçlarını izleyebileceğim yani.‘’ ‘’Fenerlisin demek. Ben de Fenerliyim. Yaşa Fenerbahçe! " ‘’Yaşasın yüce adalet hakimim! Yaşasın her daim Fenerbahçe ilelebet." Vecdi Murat SOYDAN (Yaşanmamış Aşkların Şairi) 27/10/2017, Isparta, 00.05 sota : elverişli, uygun (yer). Not: Zaman zaman öykü-şiir tarzında şiirler de yazıyorum. Amacım nesir ile şiiri bir arada harmanlayıp okuyucuyu bu şiirde olduğu gibi biraz eğlendirmek, onları hayatın stresinden biraz olsun uzaklaştırarak hem güldürmek hem de düşünmelerini sağlamaktır. Türk ve dünya edebiyatında daha önce hiç denenmemiş bir şiir tarzı bu. Sürekli yenilik ve arayış içindeyim. Şiire yeni bir soluk, tarz getirmek istiyorum. Bilinen kalıplarından çıkarıp, öykü- şiirleri kaleme almak istiyorum. İçimden geldiği gibi yazmak, üretmek amacındayım. Önemli olan okuyucuların okurken neler hissettikleri. Okuyucu en büyük jüridir. En doğru kararı onlar verir. |