_ Her kalbin çarpıntısı, kendi ecelinin ayak sesidir.
Bayezid-i Bistami
öyle bir dönemeç ki dönersen yürümek var tek başına dönemezsen pişmanlıklarla çık dolaş dünyadan kopmuş gibi
_ Her kavşakta bir pusu bekler seni, gözbebeklerinde kömür karası yalnızlıkla yakut yeşili bir şiir içinde erirsin alazda; kimi yanar içinde cesur ve sessizce, kimi terk eder sahneyi korkarak aşkı yaşar öylesine seyrederken uzaktan.
acelem bundan hâlbuki öylesine geniştir yürek kimler sığmaz ki ve meğer öyle çok değerliymiş zaman
_ Yeri yurdu olmayan öyle bir hayat yaşıyorum ki aşkın kıyısında, yalnız onun gözleri nereye baksam; uzak bahçelerinde yaprakları düşmede gönülsüz ağaçların olduğu ağır gecelerde, yıldızlardan yeni kopmuş dünyamızdaki volkanları görüyorum gözlerine baktığımda.
ölüm gelemeden az önce nihayet beraber yürüyoruz bu akşam yüreğimde ulaşılamayanın özlemi ve sakınarak gözlerinden şafağı
_ Artık yarı yarıya karanlığa gömülmüş bu kavşakta, en parlak ışıltısı var gücün ve gururun gitgide aydınlığa doğru; geleceğe yol açmanın zamanı gelmedi mi?
uzaklık çağırıyor şimdi uzaklıkları gün doğumundan
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
yazgı şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
yazgı şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
Bülbülden vefa ummayın; çünkü her dem başka bir gül üzerinde öter.
............................................................................SADI.
................................................... Saygı ve Selamlar