Bir Kuşluk Vakti
bilirim böyle zamanlarda
mutluluk çok geride kalmıştır aşk ölmüş, sevda can çekişiyor-dur gece bir buluta tutunursun siyah gökler üstüne yağar yıldızlar göç eder başka diyarlara zaten içimizden göç edenlerin acıları bir muamma gibi örter üstümüzü ve bir yalnızlık şarapla yıkar acıdan geriye kalan tenini ne zamanı geri getirebiliriz nede giden ömrü sen anlarsan beni bende anlarım seni sen duyarsan sesimi bende duyarım sesini sen bakarsan gözlerime bende gözlerine bakarım zaman ne zaman olursa olsun külleride savrulmuştu bu aşkın yeniden doğmakta yok artık yeniden sevdaya kucak açmak yeniden güneşte doğmaz artık son nefesini verir gibi bu özlem bir düşü dişlerimle sıkıyorum dili keskin bir kalem gibi şiir şiir sen içime yazılıyorsun beklemek biliyorsun yaşamaktan zor yaşamak ölmekten ölmek var olmaktan biz ne çok öldük biliyorsun oysa bir nefes alışı kadar kolaydı yaşamak tut-ki seni aklıma kazıyorum her anımda şehrin en işlek caddesini seni düşünerek adımlıyorum kaldırım taşlarına ne çok arkadaşlık yapıyorum ne çok insan yüzlerinde seni arıyorum ne çok perdesi çekili evlere denk geliyor gözlerim ve yüzü terli bir emekçiye selam verirken seni düşünüyorum tut-ki yüreğimde bir bıçak saplı bıçağın sapında elin o el senin elin o bakış senin o giden ayaklar senin ayakların o sevdadan kaçan yürek senin yüreğin o yüreğimde olan bıçak senin bıçağın unutmuyorum bana bakan gözlerini unutmuyorum adımı seslenişini unutmuyorum seni seviyorum dediğini ama gidişini-de unutmuyorum susuşunu-da ölmeme sessiz kalışını-da çünkü ben senden sonrada seni sevdim bir kuşluk vakti ibrahim dalkılıç 15.10.2017 23.05 izmir |