duvara atıf...
yaşlı bir gündüzle
aşkın ney*ine hitaben yazılan kelamın esirgahı ey adli ilahi nefsini okşatmayan bir sümbüle renkli bir gözlük takma peşinde gül gül ki tanrı misafiri bir günden fırlamış bir buğday taneciği su suratı öper mi bir yunus kılığında şalı gam tutmuş bir kadehin dibinde bıraktığı güzelliği biber tadında br uçuşun cenneti alaya süslenmiş bir mevlidi şerifin har diliyle kapıya vurulanı ve riyaya kaçmış bir delikten izliyor hakkını almakta karıncanın izi serilmiş bir mücbirden düşen azrailin kanını tuzuyla emen bir deveye iner zat_ı zemzem kemirmiş bir dalga koparır hırsından yürekleri coşan bir süvariyi *kanında nikotin cehennemi uzun kibrit kısa duman yan yine yan* kalbini mevlaya yürüyen çokça yanan bir kibrite billur bir samanla ışığını kaçıranı mahşeri kıyamete bırakan benlikten ve senlikten kendini sıyırmamış boşluğa düşmeye ramak kala tanrıyla olan çürük bir muhabbetle buğz bağlamış bir şadırvanın suyunun sırrını öğrenmiş bir ayağa aşık olmuş prangalar aşk sonsuz kişiliktir bir tarafı ateş tutmuş cehennem bir tarafı imtihan dolu cennet ve bir tarafı aşk olan aşk kalemin ilhamına büyüklük taslayan bir huriyi torbasında gezdirir lâ ve nûn nerde tükense şemsim bırakır giderim kelamını tanınmamış bir duyguyla.... noktalardan oluşurmuş virgüller elif miktarınca konuyor dualara bülbüler ey eşk bir savaşın ortasında ağlıyor şairler gezgin imgeler.. gezgin imgeler... |
Kutlarım...
Beğendim...
................................... Sonsuz selamlar.