Öyle Bir Yerde Gittin Ki
Öyle bir yerde gittin ki,
gecenin ertesi, şafağın öncesi, akla karanın tam ortasıydı. Daha çiğ düşmemişti gül yaprağına, aydınlık karanlıktan sıyrılmamıştı Bir adım atsam düşecektim, atmasam yığılıp kalacaktım. Ne vazgeçebildim,ne direnebildim. Ben hiç böyle çaresiz kalmamıştım. Gözlerimden yanaklarıma sızan yaşlar ölüme ramak kala direnen bir ruhun kekremsi acılarını dudak kenarlarındaki kıvrımlara bırakıyordu. Kalmakla geriye dönmek arasında kıyasıya bir savaş verdim. Harp meydanlarının uğultusu kulaklarımda resitaller sunuyordu, ben direnemiyordum. Dergahtan kovulan bir dervişin kopmuş tespih taneleri gibi dökülüyordum topraklara… |