zarifŞiirin hikayesini görmek için tıklayın Nostalji
Kırılır billurdan kasesi ,mahrem uğultuların Kuğuların yakıldığı yerdeyim ,ellerim is Çekemem yükünü ,hortlak kuruntuların fikrim yusuflar yurdunda hapis İçimde öyle parlak, öyle mavi bir his Yarına dair,yalçın kayalıklardan müstağni çağlayanlar kadar gümrah böyle kalmamalı, gözde yaş , ruhta akis fevzaların yıkımından geriye ,tiz bir ah neredesin , bir mektep bahçesinde düşlenen sabah... Benimkisi zelzele sonrası , enkaz endişesi ağlama komasında yurdumun her köşesi aynı ağıtlar,türlü lehçeler dondurmak mı zamanı ne farkeder cemre müjdesiyle fısıldaşırken bahçeler vakt-i merhun , yani kader... intihar etsin keder... Ağaçlar altında , yalnız bir verandada Kırlangıçların hüznümü paylaştığı vaki Börtü böcek ,ağaç ,kuş muttasıl zikr-i Rahman’da Zeminini öpeyim toprak, Ne ihtilallere şahit, kansız Yüreklerde başlayıp, gözlerde biten Müstesna ihtilaller, müstesna bir zamanda Bitmiyor şiir , ben bitiyorum İhtilaller bahçesinde kendimden yitiyorum Ben şiiri şairinden tanırım Bir de yaş damlayan dizelerinden Bir mektep bahçesinde zarif bir ihtilal ihtimalini Toprağın kalbine gömüp Dersime gidiyorum Farzımuhal |