ZÜHRE YILDIZI...
Çakıl taşı, zümrüdü Anka kuşu;
Sağ salim varmak yarına, Andıkça tebessümü unutan kayıp yarımın, Dillenen şarkılara niyazım, Az sonra kavrulacağımı bildiğim hangi yeminse Sözümden döndüğüm. Tanrım, unutma beni hükmeden deryalarda Kayıp bir damla kadar aciz, Tümseklerde düşmüşlüğümü. Gönül gözümün gördüğü her kehaneti Yine mimlerken insanoğlu O defolu sükûnetimi Hani, az sonra kopacak küçük kıyamet öncesi Sevsin beni cümle âlem, demeye meyyal Şu kırık tebessümümde Şiir tadındayım yine makberin suretinde Hangi elyaf gölgeyse Şereflendirdiğim bir hüzün hürmetine Aczi yetimi kutsadığının bilincinde. Asılı bir yaprağım darağacı misali, Yorgun iplerim, Döngünün kerametine yüzümü sürdüğüm Asık yüzlü bir rehavetim Yine cümle âlem nazında mutluluğun Azığımda yenmedik ne mi kaldı, diyenlere biat Bir de yüksek ökçeli sessizliğin dirlik bildiği Bir kehanete ithaf en, Döşediğim iç yollarımın Devrilmiş hangi vagonunda Yine pejmürde bir yolcuyum Üstelik kaçak ve kaçık bir âşık. Biletsiz yolculuğum kim bilir? Gidip de dönmemek var, diyen bir kelamı da Yalandan söylemedim hani: Diri temennilerim ışıldarken, Işıldak meali kırık cümleler nazarında Kaçkın ilham perim, Az sonra susmaya meyyal ölü bir şiirde Kasılmış imge tadında, Çektiğim rest ile evrene Tabi olmadığımın da tek kanıtı, Kinayeleri ayyuka çıkan. Açık ara farkla tüketilmişliğimin evrimi; Boşboğaz imge tadında iç evimin fevri gölgeleri. Dediklerime biat onca sükût; Dediklerime mal et ya da Keyfini sürdüğün hayatın dalgalarını boca et üstüme. Manevi iç dökümümün hangi evresi ise Konuşlandığım bölük pörçük Her ne kadar gelmese de dile. Mizansen bir yangın, Kurtarılacak ilk madde şerh düştüğüm, Oto sansürlü kayıp yazgım. Bir kelamın biri bin para, Kula kulluk etmediğim kadar da aşikâr İçimde büyüttüğüm yara. Hangi oyuncusu şu takımın kim bilir nerede? Arka sahnede rol dağıtımı yine kaderin ikramı Dirlik özlemi kadar da yâd ettiğim hatıralarım. Eski, dünde kaldı madem, Benden de ne çok parça yine düne merhem. Matemin kayıp yıldızı, Pekişen sair ihtimam Gönül gözümle örttüğüm Peşrevi yanık kelam. Zan altında Zühre yıldızı, Alı al moru mor sevdanın süründüren nazı. Gölge ettimse affola; Sevip de sustumsa yine helal ola. |
Şiir yazma heyecanlı bol tasarım düşünceli dilekler, kutlu Olsun...
Şiirinizi çok beğendim…
…….………………………….. Saygı ve Selamlar…