ZOR, MİRİM...Şiirin hikayesini görmek için tıklayın İmgelerin tekerrüründe, yalımların yalana dönüştüğü sonra da girizgâhın lav edildiği bir de sundurmasında ölümün, aşka meyyal sırdaş bir cümleyi daha evlat edinmenin t/adı.
Sollarken sol anahtarını, sormak belki de;
Sağ’ın günahını… Heceleri büktükçe içimin aryalarında, Gömdükçe sazan misali kandığım yalanları. Cürüm hem de nasıl… az dikkat, Sağımda isyan, bayım, Ya solumda soluduğum dumur, Kaynattığım kazanların dibi tutmuşken Tutamadığım yaşları biriktirmek lazım. Zanların zamansız oynaşı, Kadehlerin görünmez dibi; Kel başa şimşir tarak belli ki atılı zamanın, Tehir etmekle mükellef sayısız önyargıyı da Yollamalı zaman makinesinde Sair imge tadında Şair bellediğim günün de yüzü suyu hürmetine. Kelamda saklı dirayet belli ki, Sanrıların gıyabında takılı ihanet, Görünmezin mealinde tevekkül; Aşkın yorganı hepten özlem, Kanayan surelerde ölmeyi dilesem de zaman zaman, Yalıtılmış bir öğe olmayı sence ben mi seçtim? Demekle erdiğim kerevet, Yanmakla tehir ettiğim cennetin soğuk pınarı; Ölüm diliyorum ölüm, diyen yaşlı kadının inadı. Zor, mirim; Kadınsan ve seyrindeysen âlemin; Kolay olmayı dileyen midir şeytanın yükümü; Kazanım mahiyetinde günah mıdır yetimin ah’ı? Şahadet makamına ermeyi dilerdim Almadan mazlumun feryadını Ve titrek bir gölge olmaktansa, Yatmak musalla taşında Üstelik vatan evladı nice yiğide mazhar Şanlı bayrağımın kollarında… lakin… Çömez bir lehçeyim babında evrenin; Tek heceyim belli ki; Gülmeyi beceremediğim Solgun bir gül nazarında bülbülün; Kargayla konuşmayı sanma ki ben istedim. Yâd edelim haydi dolunayı; Yarenlik edelim usulca sökmeden şafak; Atsa da şafağı ihanetin ve zulmün Bir de salâvat getiren nice mümin… Ah, yangınım; Ah, saman alevi içime çektiğim onca ihanet; Affeyle beni Rabbim, demekten gayri Ne mi gelir elimden? Belki bir bukle merhamet yine yetim’in elinde elim; Dilimde nice kerim nice halim selim tümce; Yorgunum, mirim çok hem de; Yaşın da yasın da geçerse hükmü, Kayıp bir kıtanın son dizesine takılı aklım işin aslı. Yanmayı diledim ilk düştüğümde aşka; Sevmeyi becerdim sadece hem de ömür boyu Yansımasa da gönlün ruhunda kayıpların suru; Kanayan lehçelerde En dokunaklı merasim, Şiir adına sığdırdığım nice tümcede Ve hazin bir yürekte saklı: Hele ki hazanın yol arkadaşı; Kandıklarımın da meali demediğim ne ise: Haydi, gel de evrilelim hece hece Varsın atsınlar beni ateşin közüne. |
Ah, saman alevi içime çektiğim onca ihanet;
Affeyle beni Rabbim, demekten gayri
Ne mi gelir elimden?
Belki bir bukle merhamet yine yetim’in elinde elim;
Dilimde nice kerim nice halim selim tümce;
Yorgunum, mirim çok hem de;
Yaşın da yasın da geçerse hükmü,
Kayıp bir kıtanın son dizesine takılı aklım işin aslı.
Yanmayı diledim ilk düştüğümde aşka;
Sevmeyi becerdim sadece hem de ömür boyu
Yansımasa da gönlün ruhunda kayıpların suru;
Kanayan lehçelerde
En dokunaklı merasim,
Şiir adına sığdırdığım nice tümcede
Ve hazin bir yürekte saklı:
Hele ki hazanın yol arkadaşı;
Kandıklarımın da meali demediğim ne ise:
Haydi, gel de evrilelim hece hece
Varsın atsınlar beni ateşin közüne.
Gülüm Çamcıklıydı,
çok güzeldi,seven ve kavuşamayan çok kimselere Tercüman oldun Üstadem,kutluyorum,Hayırlı Ramazanlar,Dua ve selamlarımla