NAZLICAN
Sağır sultan duyar da duymaz çilehanesi
Yalnızlığın koynunda susup yanar nazlıcan Gözlerinden süzülür dinmez inci tanesi Ruhuna elem salar taşıp kanar nazlıcan Bir avuç yüreğiyle omuzlanır yükünü Henüz dokuz yaşında ikiletmez kökünü O çocuk gülüşünde başlar hayal ekini Elinde umutları tutup anar nazlıcan Geçmişini düşünür için için kavrulur Kader denen yaşama boyun büker savrulur Bahtının fanusunda çırpındıkça yorulur Ateşin ortasında kalıp donar nazlıcan Keder ile örülür hayatının ağları Dönüşür zemheriye o ilkbahar çağları Ak duvağı dert yükler kurur yeşil bağları Yüreğinde mor güller solup siner nazlıcan Bazen sitemler eyler bazen yürekten bir Ah! Bazen ise umutla gülümser der inşallah Tek kişilik hücrede sesinde evvel Allah Nasip diye acıya bakıp banar nazlıcan Kim bilir kaç mum böyle der damla damla erir Sessiz çığlıklarında sabırları yeşerir Aynı hükmü giyer de koca bir ömür verir Suskun figanları eş deşip kanar nazlıcan Arzu DANDİN |
Kalemin susmasın
________________________________Selamlar