bu satırlar bir yüreğin sesi bir sancı suretinde dize dize hayaller beyit beyit duygular henüz her şey doğum sancısı içindeyken henüz doğuma çeyrek kala öylesine çetrefilli bir nefeslik fasılalarla peyderpey endişeler öyle yoğun ki
zifiri gecelerde hüzmelenmiş sağır kulaklara vurmuş söz uçları suratlarında buğulanmış sıcacık her nefes defalarca kovulmuş donuk bakışlardan
*
nasırlı avuçlarda büyüyor ümitler ter damlıyor ateşli telaşlarla çizgilenmiş alından yanağa bir damla yaş düşüyor güneşin elinden tutup göğü yere taşıyorum sonsuz baharlar iniyor kuru ağaç diplerine birikiyor zaman yürüyor kalbe can
*
soğuk bulutları yıka yaka kırık kanatlarla ufka taşınıyor şafak avuçlar yağmur biriktiriyor yokluk bir sır değil artık serin meltemler akıyor gurbet akşamlarına vuslat kadar güzel yaşanıyor her hasretözlemin göğsünde sonsuz sınırsız vahalar yeşerirken
*
unutulmuşluğun puslu kuytularından kutlu muratlar fısıldanıyor ruhuma kutsi arzuların hiç duyamayacağım fısıltısı bir lütuf adeta dalgalanıp duruyor sinemin tam ortasında nice sevinçler salınıyor ayla yıldızlar arasına ta uzaklardan bir melek iniyor seher yeline cennet mevsimlerinden öksüz ve yetim bir çocuk gibi yüklü miraslar taşıyorum mahşer ötesine
ışıyacak yeni bir günün peşinde tepelere tırmanıyorum ağaç, rüzgar, bulut eksiksiz katılıyorlar karşılamaya en güzel çığlıkları atıyorlar
*
hep beyaz günahlarım oldu benim ruhuma mazlum inançlar taşıdım hep çoğu kez uykularımı yorumladı çoban yıldızı rüyalarımın içine mermeri sular düştü kılı kırk yaran bir ömre mal olan sessiz gürültüsüz sancılar düştü önceki susuşlardan uzunca ve sessiz billuri firuzeler düştü
vakit bahar şimdi gül goncası yüreklere esiyor esintiler kılıç gibi keskin, hançer gibi ince ruha gıda hayatlara sevinç bir isa nefesidir sanki
*
yürekte ki alev yüzlü yangınlar gecenin beşiğinden yıldızları avuçlayıp fecrin tuvaline serpiştiriyor tene neşter vuruyor kalbin nabzı yükseliyor yeni bir heyecan sunuluyor söz değmemiş tenha kıyılara
binlerce şafak dokunuyor gün ışığının parmak uçlarına sokakların çehresine bir taze nefes kaldırımlarına, duvar gölgelerine aydınlıklar her doğduğu an güneş yeniden öpüyor alnını her kez sükuneti ararken her kez düşerim yollarına ipe serdiğim her zamanın her mekanın
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
billuri firuzeler düştü şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
billuri firuzeler düştü şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
hep beyaz günahlarım oldu benim ruhuma mazlum inançlar taşıdım hep çoğu kez uykularımı yorumladı çoban yıldızı rüyalarımın içine mermeri sular düştü kılı kırk yaran bir ömre mal olan sessiz gürültüsüz sancılar düştü önceki susuşlardan uzunca ve sessiz billuri firuzeler düştü
vakit bahar şimdi gül goncası yüreklere esiyor esintiler kılıç gibi keskin, hançer gibi ince ruha gıda hayatlara sevinç bir isa nefesidir sanki
Harika bir anlatım ve duygu dolu yürek seslenişi. Ruhu olan bir eser.Mükemmeldi kelimelerin dizimi ve de,bütünüyle şiir. Haz ile okuduğum ve "şiir" adına mutlu olduğum bir eserdi. Kutlarım şiire emeğinizi,paylaşan engin yüreğinizi sevgiyle,saygıyla esenlik dileklerimle.
geleceğe daha bir umut ve şevkle bakan bir yüreğin huzur dolu duyguları resimlenmiş mısralarda. anlatımı derin ve ruha dokunan bir haz sunuyor. kaleminize sağlık üstadım
yürekte ki alev yüzlü yangınlar gecenin beşiğinden yıldızları avuçlayıp fecrin tuvaline serpiştiriyor tene neşter vuruyor kalbin nabzı yükseliyor yeni bir heyecan sunuluyor söz değmemiş tenha kıyılara
NEFİS BİR ANLATIM, DOLU VE DOLGUN DİZELER ANLAMINA AYRI BİR AĞIRLIK KATMIŞ. OKUMA HAZZI ALDIĞIM PEK MÜSTESNA BİR SERBEST ŞİİR. TEBRİKLER, SELAM VE SAYGILAR SUNUYORUM...