VE SEN GEÇERSİN İÇİMDEN
gözümde eski bir gelenektir ağlamak
mor ve mora çalan yalnızlığım kitap arasına alınacak kadar manidardır. elleri kelepçeli iki askerin kolları arasında, yavaş yavaş yokluğuna yürüyorum. birazdan isyan edecek ayaklarım bileklerim kemiklerinden başlayacak yarılmaya. sana gelmeyecek hiç bir yol, ve yol degildir aslında sana gelmeyecekse. tabelalar yüklenmeli bütün kusuru ve gözlerini göstermeli bütün işaret sıfatları mesela yıldızlar, şarkılar şiirler... hatta ganimet savaşlarına düşmeli kazanmalı ölümlü bir zaferle oysa ki bir yüz yıl savaşında kaybettim ben beni bin çeşit yalnızlıktır yokluğun göğsümüm vitrininde şimdi. seç-beğen... ey acıları bende ğalk eden Tanrıça merhem şirk sayılır mı şimdi söyle... şimdi yoklukta yazılmış bir şairin ilk şiiri gibiyiz. Adem-Havva misali pişman yürek cehhenem bari sigara yakalım çaylar benden |