fail-i meçhul
sevgiyi ihtiyaçlar hiyerarşisine tıkıştıran çağ
kime ihtiyacım var bilemedim hiç barınak şaşkınlığıyla tanınan hayatın soğukluğu sokuluyor aramıza gökten isa yağmurlarla birlikte inse büyük kötülüğün tam ortasına bilmenin kibriyle yakılan masumiyet öğrenmelerin sarhoşluğuyla yağmalanan niyet tutulan ay kararan güneş maslow daha ustası isa’dan yaşamın reyonlara dizilen bereketin reklamlarında kitapları filmlerle toplayan şarkıları fahişelerle azizleri hentbolla köyleri uzayla, şeytanı tanrıyla sonsuz bir cümlede kuran anlam vurur geçer tokadını orantısızca hayat artık son şekilsizliğini almıştır büyük tuzağa böyle düşülür yavaşça ve ustaca ve acemice başka bir hayatı düşleyerek yaşanır gerçeğin uzun zaman dilimi kendi adına herkesin kırılgan şizofrenler kendi arasında sanrılarını değişirler ara sıra umutsuzluğa yeni açılımlar çıkartmak için panayıra bir büyük rüyadır tutar yedeğini uykusuzluktur yaşanan artık kim işlemiş tanrı aşkına gündüz vakti bu kadar cinayeti? |
hayat şaşkın diyemeyeceğim
diyeceğim ki
bu denli ruhsuz insan çöplüğünde
yaşamaya çalışmak
bir bahar dalının çiçeklenmesini
bekleyerek geçiyor
ve bu dahi şansı olanlar için