Şehri Güzelleştirenler
Şehri güzelleştirenler
çekip gidiyor bir bir haber vermeden yan sokakta ki esprili berber ile terzi bir de ayakkabı tamircisi Ermeni Karabet Usta nerelerdesiniz Çınarın dibinde ki tüpçü ve oyuncakçı simitçi Hasan, ibrikçi Latif Ağabey... köşe başında ki çeşme yıllar önce kurudu oysa ne de güzel akardı hem de gürül gürül aklından çıkarda bakalım hadi bunları sen de durul... itfaiye arabaları da kayboldu taşındı başka yere adı kaldı sadece İtfaiye Meydanının bir adı da Hergelen Meydanı bakma sen bazı muziplerin Hergele Meydanı demesine onların kendileri hergele... şehri güzelleştirenler bir bir çıkıyor hayatımızdan seyyar manav Halil Amca sokaktan geçerken elini kulağına atıp bir de türkü asılırdı ki yüreğimiz titrerdi gönüllere atardı kanca... ellialtı elliyedi şavroleler ne de geniştiler aslında çocukluk onlar ile geçti bir ömrün faslında... Kesmeyin o güzelim kavakları alerji yapsa pamukçuklar kıyamam yine de... şehir unutmaz asla ne Mehmet Akif’i ne Tacettin Dergahını ne Hacı Bayram Veliyi ne de Gazi Mustafa Kemali sen de unutma yaşadığın şehri unutmayın insanlar yaşadığınız sokakları caddeleri evleri sonra çok ağır olur vebali onlar ki yaşadıkları devirlerde çağlarının devleri... |
Gittikçe yabancılaştık apartmanlaştıkça...
Kapandıkça kapılar yürekler kapandı.
Şiirden aldığım koku Ankara'da olduğunuz yönünde...Dem vakti proğramlarına bekleniyorsunuz o zaman Ahmet bey.
Selamlar