Kuru bir yaprak gibi savrulan kırılan dökülen insanoğlu ne kadar düşler öldü kirpiğinin gölgesinde
öyle derin yürekteki kesik öyle derin bakışın uçurumun yamacında öylesine gür büyüdü içinde öfke nöbet tutuyor gözbebeğinin içinde
nasıl sitemli dökülen yapraklar kimbilir sonbaharlara ağaçlara dallara yaşam suyunu kesen solgun her gün gün batımında bulutlanmış her hüzün dizelerinde dolaşıyor yağmurlu iklimler
uyan ey güneşin oğlu güneşin çocuğu uyan ilkbahar çalınmış dudağının mevsimlerİndeki hudutlarından
sende kanatlarını çırp kuşlar misali ezmesin ezilmesin yüreğin yoksul yoksun yorgunluğun düşmesin yollara yayan yapıldak cama dayanan akşamı aydınlatsın mavi bir şafak alnının haritasında çizili gideceğin şehir varacağın sokak avuçlarının içinde dursun umutların düşlerin hayallerin sımsıcak
nasılsa; ne yapsan ne etsende her çocuğun bir hikayesi var acıların küllerinden doğar yaşama sevinci bilirim ki; her karanlık geceden sonra mutlaka şafak söker aydınlatır bütün günleri bir deli mavi gün ışığı!
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Hüzün iklimleri.. şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Hüzün iklimleri.. şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.