18
Yorum
54
Beğeni
5,0
Puan
1191
Okunma

/
zor bir durum düşen bu benim payıma
ben sevdamın resmini astım duvarıma
okuyan kendi yüreğini koysun yanına
şiir dediğin o ki d/okunurken canıma
ben ölünce
bu şiirleri bulursun
oğlum okusun kızım okusun
deniz’im dalga dalga büyüsün
nasıl sustuysa bi ömür yüreğin öyle sussun...
kaç söz
kaç şiir aşk’ın diliyle
kaç tuzağa yürütüldü yüreğinle
kaç yangına düşürüldü ellerin eliyle
kaç zamandır kardeş olduk
bakırköylü o düşünen adam heykeliyle.
kaç nefes kaldı verdiklerimiz den geriye
hastalıkta ve sağlıkta esenlikler dileyen
bizdik oysa
ay doğmadan gecenin kuytusuna
bizdik o
yıldız uçuran sabahın karaca korkusuna...
ömrünün gökyüzün de yıldızlardan da azdım
bu sevda toprağın da gönlüme mezar kazdım
//
geçtik her an zembereğin bozuk çarkından
şimdi bir viraneyiz güneş vurmaz kapıdan
gördük kapkara göz de ihaneti yakından
duvarlar yıkıldı bak gök kubbeli yapıdan
ben ölünce
bu sözlerim görürsün
oğul yürüsün kız yürüsün
mehmedim deniz deniz büyüsün
nasıl sustuysa bi ömür yüreğin öyle dursun...
kaç yaz
kaç ayaz düştü çiğ dondu
kaç bahar çaresiz çuvala kondu
kaç mevsime bölündü hazana durdu
kaç gülüş elleri koynunda kaldı
kapı eşiklerin de dilenci gibi sessiz.
kaç yetim başı okşarsan yüreğine dokunur
mutluluktan ve aşktan mavilikler dileyen
bizdik oysa
hücreleri bütün aşkıyla kanatlı
bizdik o
acının kan günlerin de sevda uçuran atlı...
içimiz taş akan nehir kalem ehlince yazdım
bu aşkın mutsuzluğun da hep kendime kızdım
///
kaç
şimdi bu yürek öksüz
kaç çeşit bakar sözsüz
laf dinlemez gönülden üstesinden gelinsin
kendi gök kubbesinden mavi çocuk silinsin...
5.0
98% (47)
4.0
2% (1)