güzel ciciklerin
kalbimin kapılarında şimdi
dişi bir imgesin şiire o kör şeytanın yuva tuttuğu kristal ayrıntılarda saklanan kaç nis/an biriktirmiştin kaldırıp da kirpiklerimi gürül gürül içime aktığında ve yeşil kabuklu iki ceviz kadardı ciciklerin gülüm sonra, tazeliğini de katarak olanca güzelliğine yolun yarısına vardığında ellerine o yeşil ceviz kabuklarından gelin kınaları yakıp da, döndüğünde o güz kır olan şehirden dünyayı ve mahşeri içine alan bir bal çanağı gibi serilip yayılmıştı göğsüne o güzel ciciklerin! |