VATAN-İ ASLİ
Uyan gözüm şu gaflet uykusundan uyan
Sarmış dört bir yanını hayasızca tehaşşüd etmiş bir kara duman Herc-ü merc olmuş acz-ı beşeri Bilmem ne zaman doğar gayb’a saklanmış o rahmetin güneşi Edecektir rahmetin tecellisi huşu ile gönlümüze Bedbaht olacak kin tutan şüphesiz vatan sevgisine Değmesin istemem ahar’ın eli toprağıma Geçtim ağacı dokunmasın tek bir yaprağıma Hidayete erecektir elbet vatan Dağılır bu kara bulutlar yükselir ezan Havsalada görünür uzakta olsa güneş ufuktan Gördüğün korkulu bir düş bu ne acı bir imtihan Yol hak yoludur varmak için menzile Uyanmak gerek uyanmak gerek bu habaset rüyadan Elbet bitecektir zalimin de edvarı Gayb’a saklanmış huzur yakındır vuslat Azab-ı nar’ın ateşi yakacaktır onları Artık kıldan incedir şüphesiz haine sırat Yeşerecektir bahçe-i ebedi açacaktır çiçekler Can gelecektir nihayetinde kurumuş dallara Bir güneş doğacaktır kesan’a uzaktan da olsa Saracaktır vatanın dört bir yanını yeniden rahmet hülasa Hoş bir seda var şimdi asman-ı celil’de Fırak yok artık beşer’e bundan sonra bir günde Rahmet ya habib Allah rahmet olsun üzerimize Kim engel olabilir ki bu sonsuz vatan sevgisine Yok artık alemi beşer’e hıyanet zulüm Rahmet sahibi Allah’tır dur diyecek onlara şüphesiz tek çözüm Her şeyin bir eyn-adar’ı var elbet gelecek baharların en güzeli Candır vatan bir gül inan sevmeseydik gül’ü kanatırmıydık elimizi Elbet çıkarmasını da biliriz bu can yakan dikeni Sedat Kesim |