emir
durdu
kırıldı kalem musanın cebinde kırıl kalem dedi yezdan musa kırıldı piramitlerki mısırdan bosnaya uzanan eski ahit gömütü düş musa yakasından kenanın düştü musa kalem kırıldı babil dedi biri babil kendi bahçelerinde asılır yürü musa dedi yezdan yürüdü musa 1 fırladı musa yakası yırtılmış bir fanila ile koştu ellerinden sibirya kıyısı akar musanın berlin trajediler döker sokaklarına musa eski bir seslen ağlamaya başlar ses eskiliğinden korktu kırıldı kalem musanın düştüğü yerde kırıldı 2 kızıl kemikler birikir nil kıyılarına soludu akşamı göğsünden bir yaşlı öksürdü musa yaşlının yerine tükürdü kavmine içlerde savaş var olsun savaş var musa yakala atları ayaklarından yakala yezdan kükrer bir an yakala musa atları musa teleşsız görünen elleriyle tuttu atları kişnedi atın biri dönüp arkasına bakındı diğeri atlar musaya biat kurul şehir dedi musa pörsemiş bir sesle konuştu yezdan korkarak musaya yaklaştı musa ki kenanda bir hiledir korktu yezdan musadan 3 kırıl kalem kahverengi baharlar içinde kırıl kırıldı kalem kalem her kırıldığında yeni başından doğdu musa piramitlerki mısırdan sibiryaya yol oldu musa kahverengi soluğuyla yaşlıya tükürdü köşede sıkışmış yezdan ağladı ... |
Yurttan sesler korosu gibi yükselen bu şiirciklerin arasında fiyakalı durmuş..
Kal sağlıcakla..