İştiyakŞiirin hikayesini görmek için tıklayın Öyle bir teslimiyetle yönelmeyi nasip eyle ki ya Rab
Ve öyle derin bir aşka duçar eyle ki gönlümü Yanan ocak, tüten baca utansın Söyleyen dil, yazan kalem, Yazılan, şiir; utansın aprak: Güvercin Uğrunda çekilen zulüm de güzel Sefa da cefa da elim de güzel Var isen hayat da ölüm de güzel Yok isen farkı yok hepsi beterdi Ha ölüm ha yaşam ne fark ederdi Okunan ezanda yahut selada Huzura varılan ah o salada Akdimiz yapıldı galu belada Varlığın yaşama sebebim benim Tutunduğum dalım ebedim benim Aldığım şu nefes, tendeki canım Damarlarımdaki akan al kanım Zerre zerre yayılıyor efganım Düşüp de hem dahi sürünsem yerde Hasretin salıyor sineyi derde Dalında sallanan sararmış yaprak Çatıda tüneyip hu çeken aprak Yağan şu yağmur, ıslanan toprak Bilcümle varlıklar sana iştiyak Şu yer, şu gök ve ben sana iştiyak 3 Kasım 2016 |