cehennem sensizliği
yine sona erdi gün
yine sustuk ve yine güneşe hasret gök kuşağına ırak kaldık yorgundu beden yorgundu yürek yorgundu gözlerde yaşlar ellerde tütün dudaklarda kırağı bir titreme ve alabildiğine üşüyorduk alabildiğine kanıyordu yaralar bulutlarda uzaktı yağmurlar zehir kusuyordu geceye çatıları yalayarak süzülen rüzgar ruhuna derinlemesine saplanan hançer bir eşikte bekler gibi kimliksiz hissiz yapayalnız tüm akşam üstleri bir sevdayı beklemeye hazırlanıyordu o en uzak kentlerde o en uzak hayaller kuruluyordu sofralara sonra ekmek kırıntısı ve martı çığlıkları birbirine karışan istasyonlar gidişi dönüşü imkansız yolculuklar sonra kırılgan cümleler bir bir boğazına takılır sonra tüm özlemler tüm acıları doğurur sonra yalnızlık bir düş olup göğsünün ortasına bağdaş kurar hadi sevgilim uzaktan da olsa sarıl bana bu özlemi birlikte kucaklayalım sonra birbirimize uzak düşsek de olur bu cehennem sensizliğinde ibrahim dalkılıç 02/11/2016 20:30 izmir |