USTAM!İhtiyar sokaklar ıslanıyor Yosun tutmuş mevsimler Her sabah değişen otobüs saatleri Ve kuşlar neden konuşamıyor Söyleyemez derdini solan çiçekler Büyüdükçe büyüyor içimdeki ızdırap Akşam çökmüş ömrüme inat inadına Dekolte giyinmiş sonbabar ağlasam güler yüzüme Gülsem ağlar İlkbahar kaçar gözlerime kapanır kapılar Çilingirci ustasının açamaz sôl anahtarı Özler babalarını akşam olunca eve dönmeyen çocuklar Ah gamsız ağaçlar Ne söylesem gülüşün ağlar geceleri Ne düşükler yaptı yaprakların arasında erikler ilkbaharda İç savaşlar Ve gülün dikenleri bir mavzer gibi Tabansız seviştiler acılarla Gün çoktan soldu Ne zaman ne zaman uçuyor Dur dese uç böceğim uç Ölümsüz köy arıyorum yok Her köyün girişinde mezarlıklar Ve her ölen bir köy çocuğunun adı memed Kimin umurunda çalınan sazlar En kırık tarafın ağlıyor kalbimin ev sahibi Tahliye edilmiş güler yüzler Ne garip darmadağın mülteci duygularım.. Uslanmıyor ölümler her gün her saat Kuruyan göz pınarlarına inat Akıyor kanıyor en ince merhametin kılcal damarlarından İşliyor takvimler kederlerle her gün kaşla göz arasından sıvışıyorlar Bu gün yine kanlı sonbahar ustam Mendil kenarları oyalıyor analar… Nurten Ak Aygen 27/09/2016 |