beni boş veruyan artık gökyüzüm uçmayı unutsa da umutlarım savurtur dalga saçlarını kanatsızlığıma ben buluttan geçtim geçmesine de yağmur benden geçemedi bil çocuk da değilim ki gökkuşağına kanayım benim kanamalarım hep içimedir bilirsin uyan artık toprağım aç gözünü uzat ellerini ölü bedenlerin çürümüş bereketinden filizlensin uç versin dudaklarım gamzelerindeki en kurak vadilerden öncesi bir duvarın köşesiydi sınırlarımın bilirim ama sonrası bana bile sarmaşık uyan artık yalnızlığım hangi kuyuya salsam yüreğimi aşk çekemiyor artık nasır tutan ellerim hangi gölgenin peşi sıra takılsam güneşe sen diye bir o kadar yanıyor gözlerim en çok ta gece seviyor beni bir de sensizliğim neyse sen beni boş ver ıssızlığıma adım adım yön verecek bir kumsal çürümeye yüz tutmuş bir sandal bulur tünerim ben nasıl olsa yine bu gece martıları da düşünme onların köleliği ne deniz ne de balık artık içelim güzelleşelim biz içelim yıldızlar kırıştırsın biz yıldızlara kadeh kaldıralım kaldırmasına da içimiz çekilene kadar yine de içimize içelim demiş miydim bilmiyorum ama sarhoş olmak değil en çok sensizliğe ayılmak yoruyor beni olmadı be yar ne iklimlerden ne gecelerden ne ölümlerden geçtim de bir tek senden geçemedim dedim ya sen beni boş ver ve bil ki nefes alamasam da inan sen hep en güzel köşesi oldun ciğerimin… ilhanaşıcıağustosikibinonaltı |