" beni çok özleme "uyku tutmaz geceyi, gözlerimi yıldızların ayak ucunda kundakla ve ay ışığından ninniler söyle bana dudağında tebessüm incinmesin pencerende kıpırdayan serçelerden alınca haberimi, sana asya kokuşlu bozkırlardan, çekik gözlü masallar anlatırım paslı tabakamda bir sarımlık tütün gibi, başım yine dumanlı sararan parmaklarım da şizofren bir aşk, gölgesinden tedirgin düşlerin koynuna sokulurum beni seven kadını saçlarından tanır, siyahın her tonuyla sevişir parmak uçlarım her yağmur sonrası, utangaç gözlerimle senin ıslak kokunu avuçlarım duvağı açılmamış bu mevsim de, sıkılgan cemrelere sevin ve bir kaç asır daha bekle beni hani demiştim ya, yağmuru getiren adamım ben bulutların asık suratına aldırma hem şairler hiç yalan söylemez omuzlarımı ağırlaştıran gözyaşlarını kimseye göstermeden ağla hiç unutmadım, sana mavilikler toplamalıyım uçsuz bucaksız denizlerden martı küskünlüğüme eyvallahım olmadan beni çok özleme, aslında başını çevirsen köşe başında göreceksin kimsesiz bir sokak lambasında titreyişimi belki bir sarhoş narasında yalpalayarak düşmüşüm, belki de sizin şehrin delileriyle bir tımarhanelik sohbetteyimdir seni sevdiğimi asla söylemeyeceğim, kapında ki izmaritleri dudak izlerimden tanıyıncaya kadar uytun ............ |
kapında ki izmaritleri dudak izlerimden tanıyıncaya kadar
___ Aynı bekleyiş içine hapsolanlar nerede olsa tanır.. Kutluyorum
Saygımla